YARGITAY YEREL MAHKEMENİN “CİNSEL TACİZ NEDENİYLE İŞ AKDİNİN FESHİ AĞIR BİR YAPTIRIMDIR” KARARINI BOZDU, İŞ AKDİNİN HAKLI SEBEPLE FESHEDİLDİĞİNE HÜKMETTİ
İstanbul’da polietilen köpük sanayi şirketinde çalışan bir işçi, aynı iş yerindeki kızı yaşındaki bir kadın çalışanı gece yarısı telefondan mesaj yoluyla taciz etmeye başladı. Kadının rahatsız olması üzerine, önce pişman olduğuna ilişkin mesajlar atan işçi, ardından “mesajları yetkililere söylerse ikisinin de zarar göreceği”ne dair mesaj gönderdi.
Kadının durumu iş yeri yetkililerine bildirmesi üzerine tutanak tutularak, işçinin savunması alındı. Şirket daha sonra “bir kadına gece vakti gönderilen bu mesajların taciz ve tehdit içerdiği” gerekçesiyle işçinin iş akdini feshetti.
İşçi ise iş akdinin geçerli bir neden olmaksızın, ihbarsız şekilde, haksız feshedildiğini öne sürerek, kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi istemiyle dava açtı.
YEREL MAHKEME “AĞIR BİR YAPTIRIM” DEDİ
Davaya bakan Bakırköy 6. İş Mahkemesi, davacının “sarkıntılık eylemiyle iş akdinin sona erdirilmesi eylemi mukayese edildiğinde, iş akdinin feshedilmesinin çok ağır bir yaptırım olduğu” sonucuna vararak davayı kabul etti.
Yerel mahkeme kararında, davacının hatasını anlayarak, özür dilediği ve pişman olduğu dikkate alındığında, yıllarca çalışan bir işçinin bu nedenle iş akdinin sona erdirilmesinin hakkaniyete uygun olmadığı belirtildi.
Eylem nedeniyle suç duyurusunda bulunulmadığı da ifade edilen yerel mahkeme kararında, iş akdinin davalı işveren tarafından haklı neden olmadan feshedildiği sonucuna varıldı. iş hukuku avukatı izmir
Davalı şirketin yerel mahkeme kararını temyiz etmesi üzerine dosya Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’ne geldi.
Daire, oy birliğiyle yerel mahkemenin kararını bozdu. Kararın gerekçesinde aynen şu açıklamalara yer verildi:
“Evli işçinin, aynı iş yerinde çalışan kızı yaşındaki bir kadın çalışana gönderdiği SMS’ler ile taciz eyleminin, kişiye yönelik tehdidi içeren, onu aşağılayan, küçük düşüren, duygusal ve psikolojik olarak çökmesine neden olan, muhatabının kişilik haklarına, çalışma özgürlüğüne saldırı, ailesel, kurumsal ve toplumsal düzeylerde de derin ektiler bırakan bireysel ve toplumsal bir sorun olma niteliği karşısında, bu eylemin hafife alınması, fesih ile kıyaslanması, yapılmakla sonuçlarını doğuran ve daha vahim sonuçlara yol açabilecek bir eylem karşısında feshin ağır bir yaptırım olduğunu söylemek yasal olarak mümkün değildir. Ayrıca toplum yapımız dikkate alındığında, mağdurun bir kısım saikler ile cezai anlamda şikayetçi olmaması eylemin niteliğini değiştirmez. iş hukuku avukatı izmir

Sonuç olarak, iş yerinde çalışan kadın işçiye karşı cinsel tacizde bulunduğu açık olan davacının iş akdinin feshinin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken mahkemece yerinde ve yasal olmayan gerekçeyle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”